Bana en sık sorulan sorulardan biridir “Nereden buluyorsunuz bu hikayeleri?” Verdiğim cevap da hep aynıdır “Ben değil, onlar beni buluyor”. Cihangir ‘de eski adı Güneş, yeni adı Kemal Sunal sokaktaki KARMİNATİ APARTMANI için de öyle oldu.
Yıllar önce demir kapısını beğenip, fotoğrafını çekmiş ama hikayesini araştırmadan arşivde unutmuşum. Geçen gün karşıma çıktı. Fotoğraf aslında hikayem var benim diye bağırıyor ama nedense ben işitmemişim. Var mı başka fotoğrafı diye taradım arşivi ama sadece tek poz, o da demir sokak kapısı. Allahtan fotoğrafın köşesinde apartman ismi Karminati Apartmanı diye okunuyor.
Dün gece oturdum kütüphanedemdeki tüm referans kitapları taradım ama bu apartman hakkında tek bir satır bile bulamadım. Ardından umutsuzca Karminati kelimesinden yola çıkarak bir arama yaptım.
İlk önce bir müzayede sayfasında üzerinde İzzet Pertev Karminati yazan bir Osmanlıca kartvizite denk geldim.
Ardından İzzet Pertev Karminati beyi taradım internette. Cumhuriyetin ilk yıllarında maden işletmeciliği yapan bir maden mühendisi ve girişimci olduğu fark etmem uzun sürmedi.
İlk önemli ip ucuna 3 Mayıs 1930 tarihli Resmi Gazete’de denk geldim. 23/3/930 tarihli ve 9017 numaralı Bakanlar Kurulu Kararı ile Ordu vilâyetinin Bolaman nahiyesinin Keçeli, Çarmaşa ve Uzun Ali köylerindeki bulunan çinko ile karışık bakır madeni imtiyazının 99 yıllığına İzzet Pertev Karminati beye devredildiği belirtiliyordu.
Ardından akademik tezleri taradım. Bir tezde “Bu kararname ile, Ordu’nun Oldudağ, Akçabay ve Korukdüzü köylerindeki Hamdiye Hanım’a ait bakırla karışık simli kurşun ve manganez madenleri ruhsatnamesinin kocası İzzet Pertev Karminati’ye devrine karar verildi” ifadesi İzzet Pertev Karminati beyin eşinin kim olduğunu bize söylüyordu.
İzzet Pertev bey belli ki işleri büyütme çabasındaydı. Ama işler her zaman da yolunda gitmiyordu. Bunu da Bakanlar Kurulu’nun 27.07.1931 tarihli bir kararından öğreniyoruz. O kararda “Milas’ta muhtelif köylerde maden arama talebinde bulunan T.C. vatandaşı İzzet Pertev Karminati Efendi’nin bu talebini uygun bulmayarak reddetmiştir” yazıyordu. Biraz daha araştırınca Genelkurmay Başkanlığı’nın askeri açıdan olumsuz görüş bildirmesi üzerine Bakanlar Kurulu tarafından 27 Temmuz 1931 tarihinde talebin reddedilmiş olduğunu öğreniyorum.
Genelkurmay Başkanlığı’nın bu tür olumsuz görüşleri genellikle yabancı uyruklu kişiler için dile getirdiğini bilmekle birlikte İzzet Pertev Karminati beyin Türk vatandaşı olduğu bir önceki Bakanlar Kurulu kararında belirtilmişti. Bu durum biraz tuhaftı ve kafam karışmıştı.
Ama kafa karışıklığımı o yıllara ait Atatürk’ün yakın arkadaşlarından Yozgat Milletvekili Salih Bozok imzalı bir Adli Sicil Kaydı yetişiyor. Bu evrakta Tepebaşı Bristol Oteli’nde kalan İzmirli Balcızade Abdülhamit bey kızı Hamidiye Hanım, İsviçre Vatandaşı İzzet Pertev Karminati ile evlendiğinden eşine Türk vatandaşlığı verilmesi hakkındaydı. Demek ki, İzzet Pertev bey İsviçre vatandaşı idi ve evlilik yoluyla Türk vatandaşlığına geçmişti. Bu durumu Genelkurmay Başkanlığı sakıncalı bulmuştu.
Peki bu apartmanın İzzet Pertev Karminati beye ait olduğunu nereden biliyorsunuz derseniz, onu da bir müzayede satışa çıkarılan bir mektup zarfının üzerindeki adreste öğreniyoruz. İzzet Pertev Karminati beye yollanan bu zarfın üzerindeki adres Karminati Apt. olarak kaleme alınmış.
İşte sevgili dostlar, bu güzel apartmanın kulaklarımıza fısıldadığı hikaye bu. Farkındayım, bu hikayeye dair daha çok bilmediğimiz şeyler var ama bakarsınız bir gün onlar da karşımıza çıkar.
İstanbul, 05 Şubat 2022
GEZMEKYETMEZ
#gezmekyetmezderoguzotay